Amacı bilgi vermek, öğretmek olan metinlere öğretici metin denir. Öğretici metinler temelde gazete çevresinde gelişen ve kişisel hayatı konu alan öğretici metinler olmak üzere ikiye ayrılır. (Bk. Öğretici metinler kaça ayrılır?) Öğretici metinlerin özellikleri, aşağıda sıralanmıştır. Bu genel özellikler, edebî metinler ile öğretici metinlerin farkını da ortaya koyar. Öğretici metinlere bilgi vermek amacıyla yazılan metinler de denir.
Destanlar öğretici metin değildir. Çünkü destanlarda kurmaca birçok özellik bulunur. Destanlar tarihî dönemlerde milletlerin gösterdikleri büyük başarıları yansıtan epik eserlerdir. Bu sebeple destanlarda amaç bilgi vermek değil, millî hisleri yüceltmektir. Öğretici metinlerin amacı ise öğretmektir.
Öğretici yazılar giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşmaktadır. Bununla birlikte makale gibi özel bir format ile yazılan öğretici metin türleri de mevcuttur.
Okuma Önerisi: Öğretici Metinlerin Özellikleri.
Öğretici metin, kurmaca olmayan metinlerin genel adıdır. Eleştiri, deneme, gezi yazısı gibi kurgusal olayların anlatılmadığı bütün türler öğretici metindir. Türk edebiyatında öğretici metin türleri özellikle Tanzimat ile birlikte büyük gelişim göstermiştir. Türk edebiyatındaki ilk öğretici metin Orhun Yazıtları’dır.
Öğretici metinler nasıl incelenir/tahlil edilir?
Bir öğretici metni incelerken öncelikle dikkat etmemiz gereken şey zihniyettir. Metinde anlatılmak istenenlere, toplumun ve yazarın etkisi bize zihniyeti verir. Öğretici metin üzerinde zihniyeti tespit eden araştırmacı daha sonra metindeki örtük iletiler ve açık içerikleri ele alır. Bunları anlamsal olarak muhakeme eder.
Edebî metinlerden farkları
- Edebi metinlerde amaç sanat yapmak iken öğretici metinlerde amaç öğretmektir.
- Edebî metinler gerçeği olduğu gibi anlatmaz, kurmacadır. Öğretici metinlerin amacı ise gerçeği yansıtmaktır.
- Öğretici metinlerde dil göndergesel işlevdedir. Edebî metinlerde ise heyecana bağlı, şiirsel işlevler ön plandadır. (Bk. Bilimsel metinlerde dil nasıl kullanılır?)
- Öğretici metinlerde dil nesneldir. Edebî metinlerde ise özneldir.
- Öğretici metinleri yazan kişiler sanatçı olmak zorunda değildir. Örneğin akademisyenler makaleler kaleme alır. Edebî metinleri ise sanat kabiliyeti olan yazar ve şairler kaleme alır.
- Öğretici metinlerde daha fazla kavram kullanılır.
Öğretici metinler için zihniyet nedir?
Bir eserin oluşturulduğu ortamdaki insanların hayata ve sanata bakış açıları sonucu oluşan sosyal zemine zihniyet denir. Edebî ve öğretici metinler döneminin zihniyetine göre şekillenmektedir.
Bir metne hâkim olan zihniyet, metnin ait olduğu toplum hakkında önemli bilgiler verir. İşte bu noktada özellikle tarih-felsefe yazıları ve gezi yazısı türündeki eserler, dönem özelliklerini bizzat yansıtır. Böylelikle geçmiş hakkında birçok bilgi edinilir.
Öğretici metinlerin yaşanmışlıklarla nasıl bir ilgisi vardır?
Öğretici metinler toplumun zihniyetini yansıtır ve insan hayatını etkileyen her şey aynı zamanda öğretici metinleri de etkiler.
Örneğin, 1300’lü yıllarda yaşanan veba salgınında yaşadığı zorlukları anlatan bir yazarın kaleme aldığı bir metinde hem toplum hem de kendi ile ilgili bilgilere rastlayabiliriz. Yazarın veba salgınını anlattığı böyle bir metinden şu çıkarımlara varabiliriz:
Bu dönemde yazarın yaşadığı yerde ortaya çıkan büyük bir veba salgınında birçok insan ölmüştür Bu nedenle yazar da ölmekten korkmaktadır. İşte toplumun ve yazarın, esere yaptığı bu etki zihniyettir.
Öğretici metinler içerisindeki en önemli yapı unsuru nedir?
Öğretici metinlerdeki paragraflar birbirleriyle bağlantılı ve bağlaşık olmalıdır. Böylece anlatılan konu hitap edilen kesme daha rahat aktarılabilir. Nitekim öğretici metinler içerisindeki en önemli yapı unsuru paragraflardır.
Öğreten bir metnin yapı olarak sağlam olabilmesi için sıfatların, zamirlerin, edatların ve benzeri unsurların yerli kullanılması gerekir.
Bilgi vermeyi amaçladıklarından öğretici metinler bir konu bir de ana düşünceye sahip olmalıdır.
Konu metinde anlatılan şeydir. Yani paragrafta kendisinden bahsedilendir. Konunun bulunması için herhangi bir yorum yapmaya gerek yoktur. Ana düşünce paragraftaki mesajdır. Bir yerde, paragrafta asıl anlatılmak istenilen soruluyorsa burada ana düşünce yani tema sorulmaktadır. Neden bahsedildiği araştırılıyorsa burada konu soruluyor demektir.
Örneğin,
Ahmet bu sene lise ikinci sınıfa giden bir öğrenci. Bakıyorum ki Ahmet’in devamsızlık sorunu oldukça büyük. Muhtemelen sene sonunda devamsızlıktan sınıfta kalacak.
Burada bahsedilen şey yani konu “Ahmet”in devamsızlığıdır. Tema (ana düşünce) ise verilen mesaj olduğu için şu şekilde ifade edilebilir: “Eğer okula devam etmezsen sınıfta kalırsın.”
Öğretici metinler kaça ayrılır?
Öğretici metinler beş grupta incelenir. Bu gruplar felsefi, tarihî, bilimsel, gazete çevresinde gelişen ve kişisel hayatı konu alan biçimindedir.
Felsefi metinler: Düşünceyi konu alan insanların varoluşu sorgulayan metinlerdir. Felsefi metinlerin en önemli özelliği sorgulamaktır. Bu yüzden bu tür metinlerde bolca soru cümlesi vardır.
Tarihî metinler: Geçmiş hakkında insanlara bilgi veren yazılara tarihî metinler denir. Tarihi metinler bir İmparatorluğun tarihini, savaşları, bir icadın ne zaman ve kim tarafından yapıldığını vb. konuları inceler. Peçevi Tarihi, Naima Tarihi vb. eserler bu türe örnektir.
Bilimsel metinler: Kanıtlanabilir nesnel olguları inceleyen yazılara bilimsel yazılar yani bilimsel metinler denir. Bilimsel yazılar genellikle teknik konulardaki bilimsel gerçeklerin diğer araştırmacılar ile paylaşılması amacıyla yazılır. Bunun yanında sosyal bilimlerde de bilimsel yazılar kaleme alınmaktadır.
Bilimsel yazılarda güvenilirliği artırabilmek için kanıtlama yoluna gidilir. Bu amaçla farklı bilim adamlarının incelenen konu hakkındaki görüşleri kaynakça ve dipnotlar sayesinde belirtidir.
Gazete ve dergi çevresinde oluşan öğretici metinler
Gazete çevresinde gelişen metinler genellikle gündelik ve siyasi olayların anlatılabilmesi için kullanılır. Bunun yanında dergi çevresinde gelişen eserler; bilimsel ve düşünsel yönü ağır basan metinleri oluşturur. Örneğin haber yazıları, köşe yazıları yani fıkralar, popüler kültür haberleri genellikle gazete sayfalarında kendilerine yer bulur. Ancak felsefi yönü de bulunan samimi düşünce yazıları olan denemeler, bilimsel esaslarla kanıtlanması gereken düşünceler içeren makaleler daha sınırlı bir okuyucu kitlesine seslenen dergilerde yayımlanır.
Öğretici metinler içindeki benin dünyası: Deneme
Dünya edebiyatında Montaigne ile gelişmeye başlayan bir türdür. Montaigne’nin “Denemeler” adlı eseri deneme türünün gelişmesinde büyük bir etkiye sahiptir.
Deneme Cumhuriyet döneminde özellikle Nurullah Ataç‘ın çalışmaları Türk edebiyatında kendine yer bulmuştur.
Türk edebiyatındaki önemli deneme yazarları ve eserleri nelerdir?
Ahmet Haşim: Bize Göre
Falih Rıfkı Atay: Pazar Konuşmaları
İsmet Özel: Şiir Okuma Kılavuzu
Suut Kemal Yetkin: Edebiyat Konuşmaları, Günlerin Götürdüğü.
Nurullah Ataç: Günlerin Getirdiği, Günce, Diyelim.
Nihat Sami Banarlı: Şiir ve Edebiyat Sohbetleri
Deneme türünün genel özellikleri nelerdir?
- Denemeler samimi bir dile sahiptir. Yazan kişi okurları söylediklerine inandırmaya çalışmaz yani kanıtlanama amacı gütmez.
- Denemeler ben-merkezli yazılardır. Bu yazılarda yazar kendi düşüncelerine önem verir. Denemelerin içerisinde büyük bir benlik algısı saklıdır.
- Denemeler sade bir üslupla yazılır. Denemelerde süslü bir anlatıma yer verilmez. Ancak dil kullanımı deneme yazarının yazma biçimiyle ilişkilidir. Bu nedenle bazı denemelerde süslü bir anlatım tercihi vardır.
- Denemeler kolay anlaşılabilir yazılardır. Bu yüzden halkın geneli tarafından rahatlıkla okunabilirler.
- Denemeler genellikle kısa metinlerdir. Bununla birlikte ömürleri de çok uzun değildir. Günlük yazılar oldukları için okunduktan bir süre sonra unutulurlar.
- Denemeler genel olarak güncel ve kişisel konular içerir.
Öğretici Metinler İçerisinde Yer Alan Makale nedir?
Bilimsel bir konudaki görüşlerin kanıtlamak şartıyla dile getirildiği metinlere denir.
Makale türünün ortaya çıkmasında yayın organlarının etkisini nedir?
Bugünkü gibi üniversitelerdeki bilimsel mantığın gelişmediği dönemlerde, makaleler daha ziyade gazetelerde halkı bilgilendirmek maksadıyla yazılmıştır. Türk edebiyatında bu durumun en güzel örnekleri Tanzimat Dönemi’ndedir. Bununla birlikte o günkü makalelerle bugünkü bilimsel makaleler arasında çok ciddi farklar vardır.
Makalenin genel özellikleri nelerdir?
- Makaleler genellikle bilimsel dergilerde yayımlanır. Ayrıca kitaplar hâlinde yayınlanan makaleler de vardır.
- Makalelerde bilimsel konular anlatılır. Bilimsel sorunlara çözüm üretilmeye çalışılır.
- Makalelerde savunulan düşüncelerin kanıtlanması zorunludur. Bu nedenle makalelerde farklı bilim adamlarının görüşlerine de yer verilir. Bu yapılırken dipnotlar ve kaynakça kullanılır.
- Gazetelerdeki günlük olayları konu alan düşünce yazıları makale değildir. Bunlara köşe yazısı denir.
- Makalelerde süssüz ve sanatsız bir dil kullanılır. Ancak makaleler bilim dalları ile ilgili yazılar oldukları için bazen herkesin bilemeyeceği teknik terim ve kavramlar bu yazılarda yer alır. Yani makalelerin anlaşılabilmesini için, makalenin yazıldığı konuda bilgi sahibi olmak gerekir.
- Her isteyen kişi makale yazamaz. Makaleler anlatılan konuda uzman kişiler tarafından yazılır. Genellikle makale yazarları bilim insanlarıdır.
Köşe Yazısı (Fıkra)
Gazetelerde spor, siyaset ve kültür gibi gündelik alanlarla ilgili yazılan düşünce yazılarına denir.
Köşe yazısı okumak kişiye neler kazandırabilir?
Köşe yazısı okumak insanların dünyadan ve fikir dünyasından haberdar olmasını sağlar. Bu nedenle köşe yazısı okuyan kişilerin kültürel seviyeleri yükselir.n
Köşe yazısının genel özellikleri nelerdir? Köşe yazısı nasıl yazılır?
- Genellikle gazetede yayımlanır.
- Bu yazı türünün diğer adı fıkradır. Köşe yazıları yani fıkralar güldürü amacı taşıyan mizahi fıkralarla karıştırılmamalıdır. Bu yazıların amacı güldürmek değil güncel bir konu hakkındaki düşünceleri ifade etmektir.
- Köşe yazılarında kanıtlama zorunluluğu yoktur. Ancak köşe yazarı düşüncelerine diğer insanların katılmasını ister. Bu yüzden bilimsel olmasa da çeşitli düşünceler üreterek söylediklerinin inandırıcı olduğunu belirtmeye çalışır. Kısacası amacı kanıtlamak değil inandırmaya çalışmaktır.
- Genellikle gazeteciler tarafından kaleme alınırlar.
- Köşe yazılarının dili sade ve anlaşılırdır.
- Köşe yazıları siyaset, spor ve kültür gibi güncel alanlarda yazılırlar.
Haber yazısı nedir?
Güncel bir olayın insanlara duyurulmasını sağlamak için yazılan metinlere haber yazısı denir. Bir yazının haber değeri taşıması için ya toplumun önemli bir kesimini ilgilendirmesi ya da sıra dışı özellikler taşıması gerekir.
İyi bir haber yazısı 5N1K kuralının içerisindeki tüm sorulara yanıt vermelidir.
5N1K soruları nelerdir?
5N1K bir haberde mutlak surette bulunması gereken bilgileri buldurmaya yönelik sorulardır:
- Nerede?
- Ne zaman?
- Nasıl?
- Neden?
- Kim?
Mülakat nedir?
Alanında uzman bir kişinin görüşlerini öğrenmek için yapılan görüşmelerde alınan notların yayımlanması yoluyla yazılan metinlerdir. Mülakatlarda söyleşmeye dayalı anlatım kullanılmaktadır.
Mülakatların genel özellikleri nelerdir? Bir mülakatçı nasıl davranmalıdır?
- Mülakatlarda bilgisine başvurulan kişi konu hakkında bilgili olmalıdır.
- Mülakat yapan kişi mülakat hazırlıklı gitmeli ve mülakat yapacağı kişiye soracağı soruları önceden belirlemelidir.
- Mülakatçı mülakat yaptığı kişiye kibar davranmalıdır.
- Mülakatçı yaptığı mülakata kendi düşüncelerini eklememeli, mülakat yapılan kişinin düşüncelerine saygı göstermelidir.
- Mülakatta sorulan sorular konuyu özetleyici ve anlaşılır hale getirici özellikte olmalıdır.
Röportaj nedir?
Bir konu hakkındaki bilgilerin, belgelerin, fotoğrafların vb. kanıtların hepsinin toparlanarak konunun aydınlatılmasını sağlamak amacıyla rapor hale getirilmesiyle oluşan yazılara röportaj denir.
- Röportajlar, mülakat ile karıştırılmaktadır. Röportaj bir kişi ile karşılıklı olarak konuşmak ve onun dediklerini aynen yazmak değildir. Röportaj konu hakkındaki tüm bilgi ve belgelerin toparlanarak konu hakkında ayrıntılı bir çalışma yapılması yoluyla yazılır.
- Gerektiği takdirde konu hakkında bilgi sahibi olan birincil kaynak kişilerin görüşleri de röportaj için önemlidir. Bu durumda bu kişilerin görüşleri değiştirilmeden yayımlanmalıdır.
- Röportajlar genellikle toplumsal sorunların ele alınması amacını taşır. Yaşanan sorunlarla ilgili mağdurların, görgü tanıklarının ve uzman kişilerin görüşlerine başvurulur.
- Edebiyatla ilgili yapılan röportajlara edebi röportaj denir.
- Röportaj yazarı, yaptığı araştırma neticesinde elde ettiği bilgileri kendi görüşleri ile birlikte yorumlar. Nesnel kanıtlar bularak bunları öznel olarak değerlendirir, bir sonuca ulaşır
- Röportaj kanıtların nesnel olması yönünden makaleye, bu nesnel kanıtların öznel şekilde yorumlanması açısından şey denemeye benzer.
- Röportajlarda genellikle sorgulayıcı bir dil kullanılır bunun için soru ve cevaplardan yararlanılır. Böylece öyküleyici, betimleyici, emredici vb. birçok anlatım türünden yararlanılır.
Söyleşi nedir?
Yazarın okur karşısındaymış gibi davranarak, okur ile konuşur biçimde duygularını samimi bir dille ifade ettiği yazı türüne söyleşi ya da sohbet denir.
Söyleşinin özellikleri nelerdir?
- Yazar görüşlerini samimi bir dille ifade eder.
- Yazar eserini karşısındaki okuyucuyla konuşuyormuş gibi kalem alır.
- Sohbet yazarı söylediklerini kanıtlamaya çalışmaz. Bu açıdan sohbet, deneme ile benzemektedir.
- Sohbetin denemeden en büyük farkı empatik olmasıdır. Sohbette yazar sadece kendi görüşlerini söylemez. Okurun düşünebileceği çeşitli durumları da değerlendirip olaya açılardan da yaklaşmaya çalışıyor.
- Sohbette söyleşmeye dayalı anlatım ağırlıklıdır.
- Sohbette çeşitli halk anlatıları, atasözleri ve deyimlerden yararlanılır.
- Genellikle güncel konular işlenir.
Eleştiri nedir?
Eleştiri bir konunun olumlu ve olumsuz yönlerini değerlendirerek konu hakkındaki düşünceleri derinlikli bir şekilde incelemeye dayanan ve öğretici metinler arasında yer alan türdür. Detaylı bilgi için “Eleştiri Türü ve Özellikleri – Türk Edebiyatında Eleştiri Türleri” adlı yazımıza bakınız.
Eleştirinin özellikleri nelerdir?
- Eleştirinin temelde iki türü vardır. Bir konudaki olumlu yönlerin saptandığı eleştirilere olumlu eleştiri, konu hakkındaki olumsuz durumların saptandığı eleştiriye ise olumsuz eleştiri denir.
- Eleştiri yapan kişiye eleştirmen denir.
- Eleştiriler anlatım tarzlarına göre de farklı gruplardadır. Görsel veya niceliksel açıdan eleştiriler değerlendirilirken yargılayıcı ifadeler kullanıldığı için bu tür eleştirilere betimleyici eleştiri denir. Niceliksel yani kanıtlanabilir durumların anlatıldığı eleştiriler ise bilimsel eleştiri olarak adlandırılır.
- Eleştiri yazılarında sade ve anlaşılır bir dil kullanılır.
- Eleştirilen konular hakkında çözüm önerilerinin de sunulması eleştirinin yapıcı olmasına katkı sağlar.
- İyi bir eleştirmen önyargısızdır, peşin hükümler vermez. Eleştirmen eleştireceği konuda bilgi sahibi olmalıdır. Bilgisiz eleştiri olmaz.
- Eleştiri türü özellikle edebiyat alanında gelişmiştir. Mehmet Kaplan, Fethi Naci ve Abdülbaki Gölpınarlı edebiyat alanındaki önemli eleştirmenlerdendir.
- Eleştiri türünün Türk edebiyatındaki ilk örneğini Namık Kemal vermiştir. Namık Kemal’in Ziya Paşa ile girdiği “Harabat-Tahrib-i Harabat” tartışması Türk edebiyatındaki en güzel karşılıklı eleştiri örneklerinden birinin ortaya çıkmasını sağlamıştır.
- Bir metnin ilk şeklini bulmak için edebiyatta ya da dil biliminde yapılan eleştirilere edisyon kritik ya da tenkitli metin denir.
- Edebiyat ve dil bilimi alanları dışında da eleştiri metinleri vardır Özellikle felsefe, pozitif bilim ve sosyoloji alanlarında da eleştiri yazılarına rastlanmaktadır.
[…] Mısır’da, Bais’de Osiris’in çileli serüveni canlandırılırmış. Şener (1975: 27) makalesinde Osiris öyküsünü şu şekilde […]
[…] daha çok bilimsel konuların anlatıldığı düzyazı şeklindeki öğretici bir metin türüdür. Makale yazarı, okura ilettiği bilgileri kanıtlamak için çeşitli veriler ve […]
[…] kelimesinden +ce ekiyle türetilmiş bir isimdir. Öğretici metinlerden “günlük” için de […]
[…] ilgili çeşitli yargılar ortaya koyduğumuz öğretici metinleri ifade eder. Yani eleştiriler öğretici metinlerdir. Eleştiri kelimesinin yerine Arapça kökenli tenkit veya eski Yunancadan alınan kritik […]