S ile başlayan isimler
Sağınç (E): Düşünce. Kelimeye Eski Türkçede sakınç “düşünce” biçiminde rastlanmaktadır.
Salgar (E): Alıp götüren, insanların gönlünü kaptırdığı kişi. Eski Türkçedeki *salmak “alıp götürmek” kelimesinden gelmektedir. Eski Uygurlarda kullanılan bir insan ismidir.
Salkın (E): Serin.
Saltık (E): Özgür; mutlak. bk. Saltuk.
Saltuk (E): Özgür; mutlak. Orta Asya Türklüğündeki ilk Müslüman hükümdarın adıdır: Saltuk Buğra Han.
Salur (E): Kılıç; bir Oğuz oymağı. Eski bir Türk ismi olup Dede Korkut’taki Türk beylerindendir.
Sanberk (E): Sağlamlığı ile ünlü olan kişi. San “ün” ve berk “güç, kuvvet” kelimeleriyle kurulmuş bir isimdir.
Sancak (E): Alay bayrağı. Orta Türkçedeki sancak “sancak” kelimesinin Türkiye Türkçesi ses bilgisine uygunlaşmış söylenişidir.
Sanla (K): Hürmetli. Eski Türkçedeki sanlag “hürmetli” kelimesinin Türkiye Türkçesi ses bilgisine uydurulmuş telaffuzudur.
Sarkan (E): Türk mitolojisinde ejderhalara hükmeden varlıktır. Mitolojik bir isimdir.
Sarp (E): Erişilmesi zor, kayalık, engebeli. Kelimeye Eski Türkçede sarp “sarp, diki bayır” biçiminde rastlanmaktadır.
Sarsılmaz (E): Kötü durumlar karşısında güçlü durmayı bilen, dirayetli. “Sarsılmak” fiil gövdesinden türetilen bir isimdir.
Savaş (E): Fiziksel şiddet yoluyla insanlar arasında yaşanan çarpışma. Orta Türkçedeki sawaş “savaş” kelimesinin Türkiye Türkçesi ses bilgisine uygunlaşmış söylenişidir.
Savcı (E): Eski Türklerde hikmetli sözler söyleyen kişilere verilen ad; müddeiumumi, mahkemede iddianame hazırlayan görevli. Çok eski bir Türk ismi olup Osman Bey’in kardeşinin adıdır.
Sayda (E/K): İçi dışı bir olan. Eski Anadolu Türkçesindeki say “cilalı, parlak, kaygan kaya” biçiminden kalıplaşmış bulunma hâli ekiyle türetilmiştir.
Sayınç (E/K): Saygıdeğerlik. “Saymak” fiilinden türetilmiş bir isimdir.
Saylam (E): Seçkin kişi. “Saymak” fiilinden türetilmiş bir isimdir.
Saylan (E): Uçurum Anadolu ağızlarında kullanılan bir kelimedir.
Sayram (K): Cilveli kadın. Altay Türkçesinden alınmış bir insan ismidir.
Seçil (K): “En kabiliyetli ol, herkesin arasında ses öne çık!” anlamında bir kelime. “Seçmek” fiiline –il eki getirilmesi suretiyle eksiz emir çekimiyle kurulan bir insan ismidir.
Seçkin (E/K): Soylu, diğerlerinden üstün. “Seçmek” fiilinden türemiş bir isimdir.
Seçlin (K): “Seçilip ayrıl, diğerlerinden farklı ol!” anlamında bir isim. Kelime Eski Türkçedeki “seçilip ayrılmak” manasına gelen “seçlinmek” fiilinin emir tabanıdır (Karaman, 2019: 18).
Seden (K): Şık insan, şık giyinmiş. Altay Türkçesinden alınmış bir insan ismidir.
Sehen (K): Türk mitolojisinde bilgeliği ve öğreticiliği temsil eder. İnsanlara öğütler verir ve geçmişte yaşanan olayları anlatır. Mitolojik bir isimdir.
Selay (K): Yüzü ay gibi güzel olan. Eski Türkçedeki silig “güzel” ve “ay” kelimeleriyle yapılmış bir isimdir.
Selbey (E): İyi huylu, beyefendi. Güzel anlamına gelen “sel” (ET sélig) ve “bey” kelimelerinden oluşan birleşik bir isimdir.
Selçuk (E): Güzel, temiz, arıca. Eski Türkçede “güzel” anlamına gelen “sélig ~ silig” kelimesinden türemiştir. Tam anlamı “güzelcik”tir. (Tarihi gelişimi: séligçik>séliçik>sélçik>selçuk)
Selda (K): En güzel, güzellikte en önde olan. Eski Türkçede “güzel” anlamına gelen “sélig ~ silig” kelimesinden türemiştir. Kelime Türkiye Türkçesindeki isimlerde “sel veya seli” biçiminde erimeye uğramıştır. Selda ismi ise bu kelimeye +da kalıplaşmış bulunma hâli ekinin getirilmesiyle türetilmiştir. Bazı kaynaklarda verilen “söğüt cinsi” anlamı tarafımızca herhangi bir kaynakta bulunamamıştır.
Selen (K): Neşeli, sevinçli. Kelime Eski Anadolu Türkçesindeki selmek “sevinmek” kelimesinden sıfat fiil ekiyle türemiştir.
Seler (K): Neşeli, sevinçli. Kelime Eski Anadolu Türkçesindeki selmek “sevinmek” kelimesinden sıfat fiil ekiyle türemiştir.
Selge (K): Sevinçli, şen. Kelime Eski Anadolu Türkçesindeki selmek “sevinmek” kelimesinden -ge ekiyle türemiştir.
Seli (K): Güzel, temiz, arı. (Tarihi gelişimi: Eski Türkçe sélig>séli>seli) Eski Uygurlar arasında “Seli” şeklinde kullanılmıştır.
Selin (K): “Övün, kendinle gurur duy!” anlamında bir kelime. Orta Türkçedeki selinmek “salınmak” sözcüğünün Türkiye Türkçesindeki eksiz emir çekimidir. Kelime Anadolu ağızlarında anlam değişimine uğrayarak “övünmek” manasında kullanılmaktadır.
Semre (E): Çok güçlü, eli kolu kuvvetli. Eski Uygurların da kullandığı çok eski bir isimdir.
Senal (K): “Sen kırmızı yanaklısın, güzelsin” anlamında bir kelime. “Sen” ve al “kırmızı” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Senay (K): “Sen ay gibisin.” anlamında bir isim. “Sen” ve “ay” kelimelerinden oluşan birleşik bir kelime.
Sencer (E): Hücum eden; kalkan. Çok eski bir Türk ismi olup Büyük Selçuklu Devleti’nin 1118-1157 dönemindeki sultanıdır. Bosworth’e göre Türkçe bir isim olup “sançan, hücum eden” anlamına gelmektedir.
Sengiray (E): Dağ yamacından vuran ay ışığı. Eski Türkçedeki sengir “dağ yamacı” kelimesine “ay” kelimesi eklenerek yapılan bir isimdir.
Senle (K): “Kendin gibi ol!” anlamında bir isim. “Sen” kişi zamirinden türetilmiştir.
Serçe (K): Bir kuş türü. Orta Türkçede kelimeye seçe “serçe” biçiminde rastlanmaktadır.
Serçem (K): “Sevimli küçüğüm, benim serçem” anlamında bir isim. bk. Serçe
Seren (K): Türk mitolojisinde Arslan Han’ın oğlu; bulunduğu yeri derleyip toplayan, düzene koyan; sergen, vitrin. Sermek “açmak, uzatmak” kelimesinden türeyen bu isim kumaş, yelken vb. nesnelerin ayakta durmasını sağlayan göndere verilen addır. Bu nedenle mecazi olarak derleyen toplayan, bir arada tutan anlamında insan ismi olarak kullanılmaktadır. Bu ismin “ay” ismi eklenmiş biçimi de vardır. Aynı zamanda kelime Anadolu ağızlarında “vitrin, sergen” anlamında kullanılmaktadır.
Serenay (K): Türk mitolojisinde Arslan Han’ın oğlu; bulunduğu yeri derleyip toplayan, düzene koyan güzel. bk. Seren
Sergen (E): Vitrin, raf; yayla. Sermek “açmak, uzatmak” kelimesinden türeyen bir isimdir.
Serginay (K): Gecenin üzerine serilen ay şavkı. Sergin “serilmiş” ve “ay” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Serim (K): Başlangıç. “Sermek” fiilin türemiş bir isimdir.
Serin (E/K): Hoşgörülü, hafifçe soğuk.
Serinç (K): Tat, lezzet, hoşluk. Eski Türkçedeki serinç “tat, lezzet” kelimesinden gelmektedir.
Serpil (K): “Büyüyüp güzelleş!” anlamında bir isim. “Serpilmek” fiilinin eksiz emir çekimidir.
Setenay (K): Aslen Satanay’dır. Türk mitolojisinde güzelliğin ve bilgeliğin sembolüdür. Babası Güneş’tir ve annesi Ay’dır. Doğaüstü güçlere ve sihirlere sahiptir. Mitolojik bir isimdir.
Seval (K): “Sev ve sevdiğini al, özgür ol!” anlamında bir isim. “Sevmek” ve “almak” fiilleri ile kurulmuş bir insan ismidir.
Sevay (K): “Ay yüzlü güzeli sev!” anlamında bir isim. “Sevmek” ve “ay” kelimeleri ile kurulmuş bir insan ismidir.
Sever (K): “İnsanları sever.” anlamında bir isim. “Sevmek” fiilinden –er ekiyle türemiş bir isimdir.
Sevgi (K): İçten gelen yakınlık. “Sevmek” fiilinden türemiş bir isimdir.
Sevil (K): “Herkes tarafından sevgiyle karşılan!” anlamında bir isim. “Sevilmek” fiilinin eksiz emir çekimidir. Kelimenin “ay” antroponim kelimesi eklenmiş biçimi de vardır.
Sevilay (K): “Herkes tarafından sevgiyle karşılan!” anlamında bir isim. bk. Sevil
Sevim (K): Muhabbet. “Sevmek” fiilinden türemiş bir isimdir.
Sevimli (K): Sevilesi, tatlı davranışlı. “Sevmek” fiilinden türemiş bir isimdir.
Sevinç (K): Somut anlamda mutluluk; mitolojiye göre Türklerin atası olan Tatar Han’ın 9 çocuğundan biri. “Sevmek” fiilinden türemiş mitolojik bir isimdir.
Sevtap (K): “Onu sev ve daima sevdiklerini bul, onlarla karşılaş!” anlamında bir isim. “Sevmek” ve Eski Türkçedeki tapmak “bulmak, elde etmek” fiillerinin eksiz emir çekimidir.
Sezay (K): “Ay yüzlü güzeli anla, onun ne düşündüğünü sez!” anlamında bir isim. “Sezmek” ve “ay” kelimeleri ile kurulmuş bir insan ismidir.
Sezen (K): Sezgisi yüksek. “Sezmek” fiilinden türemiş bir isimdir.
Sezgi (K): Sezme. “Sezmek” fiilinden türemiş bir isimdir.
Sezgin (K): Sezgisi yüksek. “Sezmek” fiilinden türemiş bir isimdir.
Sezin (E/K): Anlayış, sezgi. “Sezmek” fiilinden türemiş bir isimdir.
Sıla (K): Temiz, güzel. Eski Türkçeden beri kullanılan çok eski bir Türk ismidir. Nitekim Eski Uygurlar bu ismi sıl- “temizle-, sil-“ kökünden türeterek kişi adı olarak kullanmıştır. Eski Türkçeden beri kullanılan bu isim zamanla “gurbet sonrası kavuşma” anlamındaki Arapça “sıla” kelimesiyle karıştırılmıştır.
Sırma (K): Altın yaldızlı; Türk mitolojisinde güzel kadın motifini simgeler. Yanında kırk kızdan oluşan dilberleri vardır. Mitolojik bir isimdir.
Sibel (K): Türk mitolojisinde bereketi ve bolluğu simgeleyen kutsal bir varlık. Mitolojik bir isimdir.
Simge (K): İşaret, sembol. Anadolu ağızlarındaki sim “işaret” kelimesi üzerinden türetilmiş bir isimdir.
Sile (K): Dopdolu, eksiksiz. Eski Anadolu Türkçesinde “dolu, tam, silme” anlamında kullanılan bir kelimedir.
Silem (K): “Eksiksizim, hayatımın eksikliğini dolduran” anlamında bir isim. Eski Anadolu Türkçesinde “dolu, tam, silme” anlamında kullanılan “sile” kelimesine getirilen iyelik ekiyle türetilmiştir.
Solmaz (K): “Rengini hiçbir zaman kaybetmez.” anlamında bir isim. “Solmak” fiilinden türetilen bir isimdir.
Sonalp (E): Son doğan çocuklara takılan “son yiğit” anlamında bir ad. “Son” ve “alp” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Sonay (E/K): Son doğan çocuklara takılan “son güzel” anlamında bir ad. “Son” ve “ay” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Soner (E): Son doğan çocuklara takılan “son yiğit” anlamında bir ad. “Son” ve “er” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Sonsuz (E/K): Ebediyete kadar sürecek olan. “Son” kelimesine yoksunluk eki getirilerek oluşturulan bir isim.
Soyalp (E): Üstün nitelikleri olan yiğit kişi. Bu isim soy “üstün nitelikleri olan” ve “alp” kelimelerinden türemiştir.
Sökmen (E): Tuttuğunu koparan. Eski Türk isimlerinden olup eski Anadolu beyliklerinde çok yaygın bir addır. Örneğin 12. yüzyılda Artuklu beylerinden birinin adıdır.
Söngü (E/K): Süngü. Eski Türkçede “süngü” kelimesinin türevlerinden olup Eski Uygurlar tarafından insan ismi olarak kullanılmıştır.
Söylem (K): Belirli bir konudaki ifade, anlatım. “Söylemek” fiilinden türetilen bir isimdir.
Söz (K): Bir düşünceyi anlatan ifade dizisi; vaat, yemin. Eski Türkçeden beri Türkçede kullanılan bir kelime olup insan ismi olarak kullanımı yenidir.+
Su (E/K): Temel yaşam sıvısı. Eski Türkçedeki sub ~ suw “su” kelimesinin Türkiye Türkçesi fonetiğine uygun telaffuzudur. Tek başına isim olarak kullanımı yeni olmakla birlikte tarihî olarak isimlere eklenerek birleşik isimler yapan bir kelimedir.
Subaşı (E): Subay, askerin başı. Su “asker” ve “baş” kelimelerinden oluşan ad tamlaması biçiminde bir isimdir. Tarihte insan ismi olarak da kullanılmıştır: Subaşı Tegin vb.
Suna (K): Bir yaban ördeği türü, göl ördeği. Özellikle halk edebiyatında güzelliği ile sevgiliye benzetilen bir kuş çeşididir.
Sunay (E/K): “Ay gibi aydınlığını her tarafa dağıt, çevrene ışık vere!” anlamında bir kelime. “Sunmak” fiili ve “ay” kelimesinden oluşan bir isimdir.
Sungur (E): Akdoğan. Eski Türkçeden beri insan ismi olarak kullanılan bir isimdir.
Suyla (K): Türk mitolojisinde su ile Güneş ve Ay’ın ışığından yaratılan ve yazgıya hükmeden varlıktır. Mitolojik bir isimdir.
Süslü (K): Süslü. “Süs” kelimesinden +lü ekiyle türetilmiş bir kelimedir.
Ş ile başlayan isimler
Şanlı (E): Tanınmış, ad sahibi kimse. “Şan” kelimesinden +lı ekiyle türetilmiş bir kelimedir.
Şaylan (E/K): Eski Türklerdeki bayram kutlamaları, bayramlar. Eski Oğuz Türklerinde kurbanların kesildiği ve koşukların okunduğu törenlere şölen ya da şaylan adı verilmiştir.
Şen (E/K): Neşeli. Kök hâlinde bir sıfattır.
Şenay (K): Ay gibi etrafa neşe saçan. “Şen” ve “ay” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Şener (E): Neşeli erkek. “Şen” ve “er” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Şenol (E): “Her zaman etrafa neşe saç!” anlamında bir isim. “Şen” ve “olmak” kelimelerinden oluşan eksiz emirle yapılmış bir isimdir.
Şensoy (E): Neşesi soyundan gelen. “Şen” ve “soy” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Şeylan (E/K): Eski Türklerdeki bayram kutlamaları, bayramlar. bk. Şaylan
Şırıl (K): Akarsu sesi. Yansıma bir kelime kökünden gelmektedir.
T ile başlayan isimler
Talay (E): Türk mitolojisinde denizlere hükmeden varlık; deniz, okyanus. Kelime Eski Türkçede taluy ~ talay “okyanus; büyük deniz” biçimindedir.
Talga (E): Şiddetli tipi Orta Türkçede talgag “şiddetli tipi” biçiminde rastlanan kelimedir.
Talkan (E): Rızık; un. Eski Türkçedeki talkan “un” kelimesinden gelmektedir.
Talu (E): Okyanus; çok bilgili kimse. Kelime Eski Türkçede taluy ~ talay “okyanus; büyük deniz” biçimindeki kelimenin Türkiye Türkçesindeki söylenişidir.
Tan (E/K): Günün ilk ışıkları ve bu zaman dilimi. Eski Türkçeden beri kullanılan bir insan ismidir.
Tanal (E/K): Şafak sökmeden önceki kızıllık. “Tan” ve “al” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Tanalp (E): Sabah gibi huzurlu yiğit. “Tan” ve “alp” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Tanay (E): Fecir vakti görülen ay. “Tan” ve “alp” kelimelerinden oluşan bir isimdir. Tarihî olarak Tang İmparatorluğu’na bağlı bir Türk generalinin ismidir: Tanay Tigin.
Tanayaz (E): Bulutsuz ve soğuk hava. Tan “sabah kızıllığı” ve ayaz “bulutsuz günlerde meydana gelen soğuk” kelimelerinden oluşan birleşik bir isimdir.
Taner (E): Sabah gibi huzurlu yiğit. “Tan” ve “er” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Tanıl (K): Ön bacaklarında çizgiler olan ceylan. Muhakemetü’l-Lugateyn’de yer alan hayvan isimlerindendir.
Tanju (E): Hun kağanılarının kullandığı unvan, tanhu. Çinlilerin Hun hükümdarlarının unvanını telaffuz biçimi.
Tankutay (E): İpek gibi parıldayan tan ışığı. “Tan” ve kutay “ipek” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Tanla (K): Sabah vakti, tan kızıllığının görüldüğü vakit, imsak. Tan “sabah, sabah kızıllığı” kelimesine +la eki getirilerek oluşturulmuş bir isimdir.
Tansen (E): “Tan sensin, tan gibi huzurlusun!” anlamında bir isim. “Tan” ve “sen” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Tantuğ (E): Sabah olacağının ilk alametleri. “Tan” ve “tuğ” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Tanyeli (E/K): Sabahın ilk saatlerinde hafifçe esen rüzgâr. “Tan” ve yel “rüzgâr” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Tardu (E): Darlaşmış, bölünmüş yer; mecazen Batı Göktürk Kağanlığı. Kelime Eski Türkçede tarduş ~ tardu “darlaşmış, daralmış yer” manasına gelmekle birlikte ülkenin daha küçük bölümü olan Batı Göktürkleri ifade etmek için kullanılmıştır. Bununla birlikte bu ismi kağanlar takma ad olarak da kullanmıştır: Tarduş Kağan vb.
Targutay (E): Türk, Moğol ve İskit mitolojisinde ilk insan. Âdem. Mitolojik bir isimdir.
Tarkan (E): Ülkeyi genişleten, cengâver; Eski Türklerde bir soyluluk unvanı. Eski Türklerden beri isim olarak kullanılmaktadır. Altay dillerindeki tarmak “germek, genişletmek” fiilinden türediği veya Farsçadan alındığı iddia edilmektedir.
Taşkın (E): Coşkulu; sel. “Taşmak” fiilinden türemiştir.
Tayanç (E): Dayanma gücü, sır. bk. Dayanç
Taygun (E): Irmak; hayatta istediklerini gerçekleştirmiş, doygun. Kelimenin iki manası vardır. İlk anlamı olan “ırmak”a Orta Türkçede tadgun “ırmak” biçiminde rastlanır. Türkiye Eski ve Orta Türkçede taygun ~ toygun ~ toygan “doygun, doyan” biçimlerinde rastlanan bir diğer anlamı daha vardır. Bu kelime günümüzde “doygun” biçimindedir.
Taykut (E): Kut sahibi genç ve çevik hükümdar. Kelime Eski Türklerde dinamizmiyle insan ismi olarak kullanılan tay “at yavrusu” ve “kut” kelimelerinden oluşmaktadır.
Taylu (E): Gençlik ve dinamizme sahip. Taylıg “taylı” kelimesinden gelişip ilk Anadolu beyliklerinde “tayların at yavrularının” genç ve dinamik oluşunu çağrıştırması bakımından takılan bir isimdir. Ayrıca hayatı halk tarafından destansı bir kimlik kazanan Danişment Gazi’nin adlarından biridir.
Tekin (E): Uygun, ahlaklı; prens. Eski Türklerde “tigin” olarak kullanılan kelime “şehzade” anlamını ihtiva etmiştir.
Tengiz (E): Deniz. “Deniz” kelimesinin Eski Türkçedeki söylenişi.
Teoman (E): Duman. Kelimenin aslı “tuman” olup anlamı dumandır. “Tuman”, birçok Türk kağanının ve Mete’nin babasının (Teoman) adıdır.
Tetrim (E): Aydın, açık, berrak. Eski Türkçedeki tetrüm “açık, berrak” sözünün Türkiye Türkçesi fonetiğine uygunlaştırılmış biçimidir.
Timur (E): Demir. Aynı zamanda Türk mitolojisinde demire hükmeden kutsal varlığın adıdır. Çok eski bir Türk ismi olup tarih boyunca farklı söyleyişlerle kullanılmıştır. Nitekim büyük Türk hükümdarı Timur ve Osmanlı beylerinden Timurtaş Paşa’nın ismi de bu kelimeyi ihtiva eder (bk. Demir).
Tolga (E): Savaşta takılan zırhlı başlık. Eski Türklerin savaşta kullandığı zırhlı başlıkların adıdır. Kelimenin eskicil biçimi “tubulga”dır.
Tolgay (E): Mutlu olunan yer; dolay, çevre, yaşanılan yer. Eski Türkçedeki tolgamak “dolamak” fiilinden türemiş bir isimdir.
Tolu (E): Dolu. Eski Türkçeden beri insan ismi olarak kullanılmaktadır. Eski Türkçede “Toluk” biçimi de vardır.
Tolun (E/K): Tam, bütün, en gelişmiş; Türk mitolojisinde toprağın ve doğanın verimini sağlayan kutsal varlık. Tarihte insan ismi olarak kullanılmıştır. Örneğin Mısır ve Suriye’de güçlü bir egemenlik sağlayan Ahmed bin Tolun bu adla bilinmektedir.
Tolunay (E): Dolunay. Eski Türkçedeki tolun “dopdolu” kelimesinden türemiştir.
Tolunbay (): Dolunay gibi güzel. Eski Türkçedeki tolun “dopdolu” ve bay “zengin” kelimelerinin birleşmesiyle türemiştir.
Toluy (E): Deniz. Eski Türkçeden beri kullanılan bir isimdir. Cengiz Han’ın dördüncü oğlunun adıdır.
Tomurcuk (K): Filiz. Eski Türkçedeki togurmak ~ *toburmak “büyümek, artmak” fiilinden türemiştir.
Toprak (E/K): Yer yüzeyindeki katı tabaka; ülke. Kelime Eski Türkçede de toprak “toprak” biçiminde kullanılmaktadır.
Toralp (E): Fatih, fetheden. Eski Türkçedeki tor “ağ” ve “alp” kelimelerinin birleşmesiyle oluşan ve mecazi olarak “istediğini elde eden, fetheden, düşmanlarını ağına düşüren” bir kelimedir.
Torku (E/K): İpek. Eski Türkçede “ipek” anlamına gelen bir kelimedir. Eski Türkçedeki tor “ağ” kelimesinden türemesi muhtemeldir.
Toygan (E): Hayatta istediklerini gerçekleştirmiş, doygun. bk. Toygun
Toygar (E): Bir serçe türü. bk. Turgay
Toygun (E): Hayatta istediklerini gerçekleştirmiş, doygun. Eski ve Orta Türkçede taygun ~ toygun ~ toygan “doygun, doyan” biçimlerinde rastlanan bir kelimedir. Kelime günümüzde “doygun” biçimindedir.
Tözay (E/K): Etrafa ay ışığı gibi asalet dağıtan. Eski Türkçedeki töz “asalet” sözünden türetilmiştir.
Tuğça (K): Bayrak, ülkenin simgesi; mecazen prenses. bk. Tuğçe
Tuğçe (K): Bayrak, ülkenin simgesi; mecazen prenses. Eski Türkçedeki tuğ “bayrak; sancak” kelimesine +çe eki getirilerek oluşturulmuş bir isimdir. İsimlerde söyleyişi daha estetik hâle getirmek için büyük ünlü uyumunun bozulduğu görülebilmektedir. Bu isimde de aynı durum vardır. İsmin doğrusu “Tuğça”dır.
Tuğçin (K): Mavimsi, Göktürk bayrağının renginde. Eski Türkçedeki tuğ “bayrak; sancak” kelimesine renk ve insan isimleri yapan +çin eki getirilerek oluşturulmuş bir isimdir
Tuğhan (E): Egemen kağan, bayrağı ve sancağı olan kağan. Tuğ “bayrak, sancak” ve “han” kelimelerinden oluşan bu eski Türk ismi, Delhi Memluk valilerinden Tuğral Tuğhan’ın adında yer almaktadır.
Tuğra (E): Osmanlı hükümdarlarının hatla işlenmiş imzası. Orta Türkçedeki tugrag “hükümdar mührü” kelimesinin Türkiye Türkçesindeki biçimidir.
Tuğral (E): Tuğrul, bir kuş türü (bk. Tuğrul). “Tuğrul” kelimesinin Hindistan Türk devletlerindeki söylenişidir. Örneğin Bengal’i uzun süre yöneten Türk beyinin adı Tuğral Tuğhan’dır.
Tuğrul (E): Dumrul adı ile de bilinen yırtıcı bir kuş, çakırdoğan. Eski Türklerde çok yaygın olan bir erkek ismi olup Büyük Selçuklu Devleti’nin kurucusunun adıdır.
Tuğşad (E): Ülkeyi temsil eden, ülkenin bayrağını temsil eden yönetici. Eski Türklerde Buhara kentinin yöneticisi ve kağanın sağ koluna verilen addır. Bir yöneticilik unvanı olan “şad” kelimesi Eski Türkçeden beri kullanılsa da kökeni tartışmalıdır. Nitekim bu isim tug “bayrak; sancak” ve “şad” kelimelerinden oluşmaktadır.
Tuğtekin (E): Geleceği parlak şehzade, bayrak taşıyıcısı şehzade. Tuğ “bayrak, sancak” ve tekin ~ tigin “prens” kelimelerinden türemiş çok eski bir isim olup Selçukluların Suriye’deki kolu olan Böriler Hanedanı’nın kurucusu Tuğtekin bu adla bilinmektedir.
Tulpar (E): Türk mitolojisinde yer alan kanatlı at figürü. Mitolojik bir isimdir.
Tuman (E): Duman. bk. Teoman
Tuna (E): Kaplan. Eski Türkçede de tunga ~ tonga “bir kaplan türü” anlamında kullanılan çok eski bir isimdir. Anlam yitimi sonrası yeniden anlamlandırılan kelimelerden olup genel halk nazarında “kaplan”dan ziyade “Tuna” nehriyle özdeşleşen ve sıklıkla “han” kelimesiyle birleşerek kullanılan bir ad hâlini almıştır.
Tunahan (E): Kaplan gibi güçlü sultan. bk. Tuna
Tunal (E): Parlayan beyaz. Yakut Türkçesinde “parlayan beyaz, apak” anlamına gelen bir isimdir.
Tunay (E): Ay ışığının verdiği huzur. Orta Türkçede görülen tun “gönül rahatlığı” ve ay “ay” kelimeleriyle kurulmuş bir birleşik isim.
Tuncalp (E): Tunç gibi değerli yiğit. Tunç “bronz” ve “alp” kelimelerinin birleşimiyle oluşmuştur.
Tuncay (E): Tunç gibi değerli insan. Tunç “bronz” ve isimlerde ekleşerek benzerlik anlamı katan +ay takısı ile oluşturulan bir isim.
Tunç (E): Tunç madeni, bronz. Değerli bir maden olması yönüyle insan ismi olarak kullanılmaktadır.
Tunga (E): Orta Asya’da yaşayan bir kaplan türü. İranlılarla uzun süre mücadele eden ve bu mücadeleleri Şehnâme’de anlatılan büyük Türk komutanının ismidir: Alper Tunga.
Turalp (E): Her zaman yiğit ve mert olan. Eski Türkçedeki turu “bütünü, hepsi tamamı” kelimesi ile “alp” kelimesinin kaynaşmasıyla oluşan bir isimdir.
Turan (E): İşlerin üstesinden gelen, becerikli. Orta Türkçedeki turgan “işlerin üstesinden gelen, altından kalkan” kelimesinden gelişmiştir.
Turbay (E): Zenginliği baki olan. Eski Türkçede de kullanılan bir isimdir. “Turmak” yani “durmak” fiili ve bay “zengin” isminin birleşimyle oluşturulmuştur.
Turga (E): Turga kuşu, çayır kuşu, toygar. Kelimeye Orta Türkçede turga ~ torıga ~ torgak “turga kuşu, toygar” biçiminde rastlanmaktadır.
Turgay (E): Bir serçe türü, toygar. Kelimeye Orta Türkçede turga ~ torıga ~ torgak “turga kuşu, toygar” biçiminde rastlanmaktadır.
Turgut (E): Hayatta kalmayı başaran, yaşayan. Eski Türkçedeki *turmak “durmak, hayatta kalmak” fiilinden türemiş çok eski bir isimdir. Bu isme “alpagut” gibi kelimelerde de bulunan -gut eki eklenerek türetilmiştir. Türklerde “Alp” ismi eklenerek Turgut Alp olarak da kullanılır. Turgut Alp Osman Gazi adına İnegöl’ü fetheden Osmanlı’nın kuruluşunda önemli bir rol oynayan Türk beyidir. Yine Turgut Reis bu adı taşımaktadır.
Turgutalp (E): Hayatta kalmayı başaran, yaşayan yiğit. bk. Turgut
Turhan (E): Türk mitolojisinde Türklerin atası. Mitolojik bir isimdir.
Turna (K): Göçebe yaşayan bir kuş türü. Türkler arasında kavuşmayı ve yolculuğu simgeler. Kutadgu Bilig ve Eski Türkçede de rastlanan bir kuş ismidir.
Tutku (E/K): Şiddetli istek; zaptetme. Kelime Eski Türkçede bugünkü anlamından farklı olarak “zaptetme” anlamında kullanılmıştır.
Tutkun (E/K): Gönülden bağlanmış. “Tutmak” fiilinden türemiş bir isimdir.
Tutuş (E): Tutunuş, yerini sağlamlaştırma. Eski bir Türk ismi olup Suriye Selçuklu Devleti’nin ilk hükümdarının adıdır.
Tuygut (E): Hisseden, hisli. Eski Uygurların da kullandığı çok eski bir isimdir. Eski Türkçedeki tuy- “hisset-“ fiilinden türemesi muhtemeldir.
Tülay (K): Düş gibi, rüya gibi. Eski Türkçedeki tül “düş, hayal, rüya” kelimesine benzerlik ilgisi kuran +ay antroponim eki getirilerek türetilmiştir.
Tülin (K): Hayal edilen, düş gibi güzel. Eski Türkçedeki tül “hayal” kelimesinden türemiş bir isimdir.
Tültem (K): Etrafını güzelleştiren. Kelime Eski Türkçedeki tültemek “güzellştirmek” fiilinden türetilmiştir.
Tümce (E/K): Cümle. Tüm “tüm, bütün” kelimesine +ce eki getirilerek türetilen bir isimdir.
Tümer (K): Her yönüyle yiğit. “Tüm” ve “er” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Tünay (E/K): Ayın parıldadığı gece. Eski Türkçedeki tün “gece” ve “er” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Tünle (K): Gece. Eski Türkçede “geceleyin” anlamında kullanılan bir kelimedir.
Tünlem (K): Geceler boyunca kendisini düşündüren. Eski Türkçedeki tün “gece” kelimesinden türemiştir.
Türkay (E/K): Ay gibi parlayan Türk. “Türk” ve “ay” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Türkeş (E): Türk mitolojisinde Dib-Cenkşü’nün oğlu; Batı Göktürklerin adı. Mitolojik bir isimdir.
Tüzay (E/K): Nesli ay gibi parlak olan, soylu. Eski Türkçedeki tüz “nesil, soy; doğru” kelimesinden türetilmiştir.
Tüzkan (E): Mayasında, kanında doğruluk olan. Eski Türkçedeki tüz “nesil, soy; doğru” kelimesine “kan” kelimesi eklenerek yapılmış bir isimdir.
Tüzün (K): Asil soydan gelen, soylu. Eski Türkçedeki tözün “soylu” kelimesinin Türkiye Türkçesi ses bilgisine uygunlaşmış söylenişidir. Eski Türkler tarafından da isim olarak kullanılan bu söz Abbasilere hizmet eden ünlü Türk beyi Ebü’l-Vefa Tüzün’ün adıdır.
U ile başlayan isimler
Uğur (E/K): Şans getiren; talih. Kelimeye Eski Türkçede “ugur” biçiminde rastlanmaktadır.
Ulakan (K): Türk mitolojisinde ışığa hükmeden figür. Mitolojik bir isimdir.
Ulaş (E): Türk mitolojisinde Dib-Yavku’nun veziridir; “amacına eriş” anlamında bir isim. “Ulaşmak” fiilinin eksiz emir çekimidir.
Ulay (E): Zemine düşen ay yansıması. Eski Türkçedeki ul “zemin” kelimesine “kan” kelimesi eklenerek yapılmış bir isimdir.
Ulubay (E): Zengin. Eski Türkçede “Ulug Bay” olarak kullanılan isimdir.
Ulus (E): Millet; Uygur milleti ve bu Türklerin kurduğu şehirler, uluş. Eski Türkçede uluş ~ ulus “şehir, ülke” anlamında kullanılan bir kelimedir.
Ulutay (E): Kangar Türk Birliği’nin kurulduğu Türkler için kutsal bir dağ. Ulu tag “ulu dağ” kelimesinin fonetik bir biçimidir.
Umay (K): Türk mitolojisinde doğum ve bereketin sembolü olan en önemli kutsal varlıktır. Kelimenin “ubay” biçimi de olup mitolojik bir isimdir.
Umut (E): Olumlu manada beklenti. “Ummak” fiilinden türemiş bir isimdir.
Ural (E): “Vur ve hakkını al!” anlamında bir isim. Eski Türkçedeki urmak “vurmak” fiiline “almak” fiilinin eksiz emir biçiminin getirilmesiyle oluşan bir isimdir.
Uralp (E): “Ülkeyi adaletle yönet, kanunlarla yönet!” anlamında bir isim. Eski Türkçedeki urmak “kanun çıkartmak” fiilinin eksiz emir biçiminde “alp” kelimesine bağlanmasıyla oluşturulmuş bir isimdir.
Uras (E): Talih; Türk ve Sümer mitolojisinde şifalı nefes anlamına gelir. Eski bir mitolojik Türk ismi olup Nogay Hanlığı’nı 1554’e kadar yöneten hükümdarın adıdır.
Utku (E/K): Zafer. Eski Türkçedeki utmak “yenmek” kökünden -ku ekiyle türemiştir.
Uyanış (K): Kendine gelme, doğruları idrak etme. “Uyanmak” fiilinden isim fiil ekiyle türetilmiş bir isimdir.
Uygar (E): Görgülü, medeni. Kelime aslında bir Türk topluluğunun adından esinlenerek türetilmiş gibi durmaktadır. Uygurlar Türk toplulukları arasında yerleşik hayata geçip döneminin modern yaşayışına uygun bir hayat sürmüş, kültürel açıdan zengin bir uygarlık oluşturmuştur. Bu çağrışım sonucunda uymak “uygun davranmak” fiilinden türetilmiştir.
Uyum (K): Ahenk. Uymak “uygun davranmak” fiilinden türetilmiştir
Uz (E): Usta, mahir. Kelimeye Orta Türkçede uz “usta, mahir” biçiminde rastlanmaktadır.
Ü ile başlayan isimler
Ügehan (E): Akıllı ve anlayışlı hükümdar. 841’de tahta geçen Uygur kağanı, Üge Kağan’ın ismidir. Ayrıca bk. Üge.
Ülgen (E/K): Türk mitolojisinde dünyayı iyilik ile yöneten yüce bir varlıktır. Mitolojik bir isimdir.
Ülker (E/K): Türk mitolojisinde evrenin merkezinde bulunduğuna inanılan yıldız; bir takımyıldız. Mitolojik bir isimdir.
Ülkü (E/K): Ulaşılmak istenilen hedef. Eski Türkçedeki ülgü “ölçü” kelimesi anlam genişlemesine uğrayarak “ulaşılmak istenen hedef” anlamını kazanmıştır.
Ülkühan (E/K): Adil hükümdar; ölçülü davranan yönetici. Eski Türkçedeki ülgü “ölçü” ve “han” kelimelerinin birleştirilmesiyle türemiş bir isimdir.
Ünal (E): “Ün kazan, meşhur ol!” anlamında bir isim. Ün “şöhret” kelimesine eksiz emir biçiminde “almak” fiilinin getirilmesiyle oluşan bir isimdir.
Ünalp (E): Herkes tarafından yiğitliği bilinen. Ün “şöhret” ve “alp” kelimelerinden oluşan bir isimdir.
Ürperiş (K): Merak uyandıran bir durum karşısında vücudun gösterdiği tepki. “Ürpermek” fiilinden türemiş bir isimdir.
V ile başlayan isimler
Varol (E): “Var ol, her zaman yanımda ol!” anlamında bir isim. “Var” kelimesine “olmak” fiilinin eksiz emir biçiminin getirilmesiyle oluşan bir isimdir.
Vural (E): “Vur ve hakkını al!” anlamında bir isim. “Vurmak” fiiline “almak” fiilinin eksiz emir biçiminin getirilmesiyle oluşan bir isimdir.
Y ile başlayan isimler
Yaçı (E): İyi ok atan, odaklandığı hedefe ulaşan. Kelime Kutadgu Bilig’de “iyi ok atan” anlamında kullanılmaktadır.
Yağın (E/K): Yağmur. “Yağmak” fiilinden türeyen bir isimdir.
Yağış (K): Gökyüzünden düşen yağmur ve kar gibi su zerreleri. “Yağmak” fiilinden türeyen bir isimdir.
Yağız (E): Esmer; mecazen kuvvetli. Kelimeye Eski Türkçede yagız “toprak rengi, yağız” biçiminde rastlanmaktadır.
Yağmur (K): Yağmur. Çok eski bir isim olup eskiden erkekler için kullanılmıştır. Örneğin dokuzuncu Nogay hükümdarının adı ve Horasan Selçuklu beylerinden Aytak’ın önemli beylerinden birinin adıdır.
Yalçı (K): Düzgün, parlak. Anadolu ağızlarında “düzgün, parlak taş” anlamında kullanılmaktadır.
Yalçın (E): Dik, sarp. Eski Türkçedeki “yalıŋ” kelimesine +çın ekinin getirilmesiyle meydana gelen hece erimesiyle türetilen bir isimdir.
Yalım (E): Ateş. Yalmak “parlamak” kökünden türeten ve Orta Türkçede daha ziyade “yalıŋ” biçiminde kullanılan isimdir.
Yalın (E/K): Şamanist Türk geleneğinde Yer Ana ve Yer İyesi için yapılan kutsal merasim, çalın; sade; ateş. Eski Türkçedeki yalıŋ “sade, çıplak” kelimesi; yine Orta Türkçedeki yalıŋ ~ yalım “ateş” kelimelerinin Türkiye Türkçesindeki söylenişidir.
Yalkın (E/K): Ateş. Tatar ve Başkurt Türkçelerinde “ateş” anlamına gelen bir kelimedir.
Yalvaç (E): Elçi. Eski Türkçedeki yalabaç ~ yalavaç “elçi, peygamber” kelimesinden gelen bir isimdir.
Yamaç (E): Dağın zirvesi ve etekleri arasında kalan alan. Son dönemde insan ismi olarak kullanılmaya başlamıştır.
Yaman (E): Kendisiyle mücadele edilmesi zor olan, güçlü, becerikli. Çok eski bir isim olup Çandarlı Beyliği’nin kurucusunun adıdır.
Yanal (E): Güvenilir. bk. Yınal.
Yaprak (K): Bitkilerin çoğunlukla yeşil olan solunum organı. Kelime Eski Türkçede yalpurgak ~ yapurgak “yaprak” biçimindedir.
Yargı (E): Hüküm, keskin karar. Eski Türkçedeki yargu “karar, hüküm” kelimesinden gelmektedir.
Yargın (K): Bir geyik türü Irk Bitig’te yargun “bir geyik türü” biçiminde yer alan hayvan isimlerindendir.
Yasa (E): Kanun, düzen. Orta Türkçede de görülen yasmak “çözmek” fiilinden türemiş bir kelimedir.
Yaşam (E/K): Hayat. “Yaşamak” fiilinden türemiş bir isimdir.
Yaşar (E/K): Uzun yaşayan. “Yaşamak” fiilinden türemiş bir isimdir.
Yaşın (E/K): Türk ve Altay mitolojisinde şimşeğin koruyucu ruhu; şimşek. Mitolojik bir isim olup Eski Türkçede “yıldırım” anlamında kullanılmıştır.
Yavuz (E): Mert, cesur. Eski Türkçedeki Türkçedeki yabız “kötü, fena” kelimesinden gelişmiştir. Kelime I. Selim’e önce lakap olarak takılmış sonra hem benimsenip hem de anlam iyileşmesine uğrayarak ilk Osmanlı halifesi olan Yavuz Sultan Selim için kullanılan temel ad hâline gelmiştir.
Yaz (E/K): Havanın sıcak olduğu mevsim, yaz; Türk mitolojisinde yaza hükmeden kutsal varlık. Kelime Eski Türkçede “ilkbahar” için de kullanılmıştır.
Yazla (E/K): Türk mitolojisinde yaylanın koruyucu ruhudur. Avul İyesi ile bağlantılı varlıktır. Mitolojik bir isimdir.
Yelgin (K): Yolcu. Kelime Orta Türkçede yelgin “yolcu” biçiminde bulunmaktadır.
Yelin (K): Bol rüzgârlı, fırtınalı. Orta Türkçedeki yeliŋ “bol rüzgârlı” kelimesinden gelişmiştir.
Yeliz (K): Ferah, rüzgârlı. Kelime yel “rüzgâr” kelimesinden türemiştir.
Yener (E/K): “Her zaman galip gelir.” anlamında bir isim. “Yenmek” fiilinden –er ekiyle türemiş bir isimdir.
Yengi (E): Zafer. “Yenmek” fiilinden -gi ekiyle türemiş bir isimdir.
Yepkin (E/K): Erguvan rengi. Orta Türkçedeki yepkin “erguvan rengi” biçiminde bulunan bir renk adıdır.
Yeşim (K): Değerli bir taş; gövelördek. Kelime Anadolu ağızlarında “gövelördek” anlamına gelir. Değerli taş anlamında kullanılan kelime ise *yāş “yeşil” kelimesinden türemiştir. Gülensoy’a göre kelimenin Farsçadan ödünçlendiğine dair iddia yanlıştır.
Yeter (E/K): 1. Kendine yeterli, özgür. 2. Genellikle son çocuklara takılır. “Yetmek” fiilinden –er ekiyle türemiş bir isimdir. Anadolu kültüründe son çocuğa takılması geleneği vardır.
Yetiş (K): “İstediklerine ulaş!” anlamında bir isim. “Yetişmek” fiilinin eksiz emir çekimidir.
Yetkin (E/K): Bir işi yapma konusunda bilgili. “Yetmek” fiilinden –kin ekiyle türemiş bir isimdir.
Yıldıray (E): “Ay gibi ışık saç!” anlamında bir isim. Eski Türkçedeki yıltıramak “parıldamak” fiiliyle “ay” kelimesinin kaynaşmasıyla oluşan bir isimdir.
Yıldırım (E): Gökyüzünde oluşan elektrik yükünün ışıldama görüntüsüyle boşalması; hızlı. Eski Türkçedeki yıltıramak “parıldamak” fiilinden türeyen bir isimdir. Meteorolojik açıklamasının yanı sıra hızlı anlamında da kullanılan bu isim 1360-1404 arasında Osmanlı’yı yöneten Beyazıt için de kullanılan bir addır.
Yıldız (E): Galaksilerindeki diğer cisimlerin etraflarında döndüğü parlak gök cisimleri. Eski Türkçeden beri farklı söyleyişlerle kullanılan bir isimdir.
Yılmaz (E): Azimli, yılmadan amacı uğruna uğraş veren. “Yılmak” fiilinden –maz ekiyle türemiş bir isimdir.
Yınal (E): Güvenilir. Selçuklu Dönemi’nde “İnal” kelimesi bu şekilde kullanılmıştır. Tarihî olarak İbrahim Yınal, Yusuf Yınal gibi Türk beyleri bu adla bilinmiştir (bk. İnal). Türkiye Türkçesindeki “Yanal” adı da muhtemelen kısa bir ünlü olan ı’nın başında ortaya çıkan y türemesiyle ortaya çıkmıştır.
Yiğit (E): Cesur. Bu kelimeye Eski Türkçede yigit “yiğit, cengâver” biçiminde rastlanmaktadır. Kelime “han” kelimesiyle birleştirilerek de kullanılmaktadır.
Yiğithan (E): Cesur hükümdar. bk. Yiğit
Yonca (K): Yapraklarının uğur getirdiğine inanılan çayır bitkisi. Eski Türkçedeki “yorınçga ~ yonçka” kelimelerinden gelişmiş bir isimdir.
Yorum (E/K): Bir konudaki kişisel görüş. Yormak “tabir etmek” fiilinden türeyen bir isimdir.
Yücel (E/K): “Kendini ruhî anlamda geliştir, yücel” anlamında bir isim. “Yücelmek” fiilinin eksiz ekim çekimidir.
Yüksel (E/K): “Kendini geliştir, yüksel” anlamında bir isim. “Yücelmek” fiilinin eksiz ekim çekimidir. Yükseliş (E): Yükselme, daha ileriye gitme. Eski Türkçedeki yüksemek “yükselmek” fiilinden çatı eki ve sıfat fiil ekleri eklenerek türetilmiştir.
İsterseniz “Nasıl isim koymalıyım?” testini çözebilirsiniz: “Çocuğuma Nasıl Bir İsim Koymalıyım?” testi (beta)
KAYNAKÇA
AKALIN, Ş. Haluk vd. Büyük Türkçe Sözlük. Ankara: Türk Dil Kurumu, (2011).
BABACAN, İsrafil. “Armağan Kelimesinin Kökeni ve XIV XVI Yüzyıl Divanlarında Oluşturduğu İmajlar.” Türk Dili , (2006).
CAFEROĞLU, Ahmet. Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü. Ankara: Türk Dil Kurumu, (2005).
ERASLAN, Kemal. Eski Uygur Türkçesi Grameri. Ankara: Türk Dil Kurumu, (2012)
ERCİLASUN, A. Bican; Aliyev, A.; Şayhulov, A.; Kajıbek, E. Z.; Ulu, K. K.; Yusuf, B.; Göklenov, C.; Mahpir, V. U. & Çeçenov, A. Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü. 2 Cilt, Ankara: Kültür Bakanlığı, (1991).
——————– & Akkoyunlu, Ziyad. Kâşkarlı Mahmud Dîvânu Lugâti’t-Türk: Giriş-Metin-Çeviri-Notlar-Dizin. Ankara: Türk Dil Kurumu, (2014).
GABAIN, Annamarie. Eski Türkçenin Grameri, Ankara: TDK, (2007).
GEDİKLİ, Yusuf. “Altay Sıra Dağları ve Altay Sıra Dağ Adının Köken ve Anlamı“. TURAN-SAM, 2/5, (2010).
GÜLENSOY, Tuncer (2011). Türkiye Türkçesindeki Türkçe Sözcüklerin Köken Bilgisi Sözlüğü. Ankara: Türk Dil Kurumu.
GÜRSOY-NASKALİ, Emine & Duranlı, M. Altayca-Türkçe Sözlük. Ankara: Türk Dil Kurumu, (1999).
KARAMAN, Ahmet (2019). Yenisey Yazıtlarında Geçen adrıl-seçlin- İkilemesi Üzerine. Türk Dili Araştırmaları Yıllığı-Belleten, (67), 7-26.
KOÇ, Kenan; Bayniyazov, A. & Başkapan, V. Kazak Türkçesi-Türkiye Türkçesi Sözlüğü. Ankara: Türk Dil Kurumu, (2019).
PRITSAK, Omeljan. “The Hunnic Language of the Attila Clan“. Harvard Ukrainian Studies. VI (4), (1982).
SERTKAYA, Osman Fikri. “Elma Kelimesinin Kökeni Üzerine.” Türk Dili (2014).
SEVİNÇLİ, Veysi (2018). “A- ve Türevleri”. Bingöl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (BUSBED), 8(15), 399-418.
SAMİ, Şemseddin. Kamus-ı Türki, Haz. Paşa Yavuzarslan, Ankara: Türk Dil Kurumu, (2015).
Türk Dil Kurumu Kişi Adları Sözlüğü, web: https://sozluk.gov.tr/ (27.03.2020).
VARDARLI, Emel; Ülkütaşır, Ş.; Ün, A. vd. Türkiye’de Halk Ağzından Derleme Sözlüğü. Ankara: Türk Dil Kurumu, web: https://sozluk.gov.tr/ (27.03.2020).
Bu sözlük Ensar KILIÇ tarafından hazırlanmıştır. Tüm hakları saklıdır.
gerçekten güzel isimler yeni isimler öğrenmiş oldum
[…] değerlendirdiğimizde önümüze çıkan en önemli bilgi isimlerdeki -kan, -han ve -tay gibi eski Türkçede kişi adı yapmaya yarayan eklerin mevcut ekin kökeni hangi dilden olursa olsun kullanılmasıdır. […]
[…] aslında bir kadın adıymış ve TDK’nin Kişi Adları Sözlüğü’ne göre adın anlamı şu: “Zümrütten daha açık yeşil olan, zümrüt kadar değerli […]
[…] emeği olan kişilerin adları, makalenin yazıldığı yıl ve yazarların iletişim bilgileri mutlak surette ilk sayfada […]
[…] ebeveynleriniz sizin etrafınızda pervane olur. Daha siz doğmadan anne babanız tüm kişi adları sözlüklerinin başından girip sonundan çıkar. Aileniz size iyi bir öz disiplin vermek için […]
[…] dünyada çok okunuyor. Tüm bunlar olurken ebeveynler de yeni doğacak çocukları için mitolojik öz Türkçe kişi adları arayışına […]
[…] Türkiye’de öz Türkçe kişi adı taşıyan kişilerin birçoğu mitolojik isimlere sahiptir. Çünkü binlerce yıldır mitoloji ve […]
[…] Öz Türkçe İsimler Sözlüğü’müze göz atmak ister misiniz? […]
[…] asıllı nehir kelimesinin Türkçesidir. Nitekim bu yönüyle Öz Türkçe bir […]
[…] taktığı isimlere göz attıktan sonra ayrıca “Öz Türkçe İsimler” listemize de göz atmanızı tavsiye […]