Nesnelerin interneti hayatı kolaylaştıran cihazların internet ağı yardımıyla birbiriyle iletişim hâlinde olmasıdır. Böylelikle insana ihtiyaç duymadan sensörler, metaverse evrenler ve yapay zekâ teknolojileri sayesinde cihazlar kendini programlamaktadır. Kısacası nesnelerin interneti, cihazların bir işi yapmak için insana olan bağımlılıklarını yok etmeyi amaçlar.
En basit anlamda bir çamaşır makinesinin siz evde yokken belirli bir saatte çalışmaya başlaması temel bir nesnelerin interneti örneğidir. Hatta bugün ortamdaki sıcaklığa göre ısı değişimi yapan kombiler, bu teknolojinin hâlihazırdaki temsilcileridir.
Günlük kullanımdaki nesnelerin veri etkileşiminde bulunması, birtakım olumsuzluklara da neden olma potansiyelindedir. Çünkü yapay zekâ ürünlerinin hâlâ en büyük sorunu hata anında esnek olmamalarıdır. Bu da bahsi geçen teknolojinin önünde katetmesi gereken uzun bir yol olduğunu göstermektedir.
Nesnelerin interneti neleri değiştirecek?
Bu teknoloji sayesinde cihazlar evinizdeki veya işinizdeki akıllı hizmetçilere dönüşmektedir. Yani hayattaki birçok şeyi düşünme derdinden kurtuluyorsunuz. Bunu da robot düşünsün deme şansına sahip oluyorsunuz. Örneğin bir ev ekosisteminde evin artık süpürülmesi gerektiğini algılayan bir robotun var olduğunu düşünün. Eve geldiğinizde tertemiz bir ortamla karşılaşıyorsunuz. Güzel değil mi?
Ancak nesnelerin bir ağ içerisinde etkileşmesi, yukarıdaki örneklerden daha karmaşık sorunların çözümü için gelişim aşamasındadır. Örneğin bir ülke sınırında hareket sensörleri sayesinde düşmanı algılayan bir sistem var olsun. Bu sistem içerisinde otomatik ateş açan bir tüfek kullanmanız mümkün. Ancak burada cihazın esnek karar verme yetisi çok önemli. Çünkü bu cihaz düşman sanarak sınırdan geçmekte olan bir sığınmacıyı da öldürebilir.
Kısacası bu teknolojinin gelişiminde tek bir makineden ziyade bir makine ekosistemi öne çıkmaktadır. Örneğin bir ülke sınırına yaklaşan kişiyi önce bir yüz tarama sistemi tanımlayacak, ardından kimlik tanımlaması yapılan kişinin bilgileri savunma sistemine otomatik olarak aktarılacaktır. Böylelikle olası trajik hataları en aza indirmek mümkün olacaktır.
Bu teknoloji birçok yönüyle aslında big data denilen büyük veri yığınları sayesinde istatistiksel öğrenme metoduna dayanmaktadır. Bu metot makine öğrenimini mümkün kılmaktadır.
Yukarıdaki sınır savunma sistemi örneğinden gidersek bazen cihazların etkileşimi sonucunda elde edilen sonuç, insan onayına muhtaçtır. Sistem temelde insan koordinasyonu ile uzun sürecek bir olguyu kısaltıp karar verme iradesini insana bırakmaktadır.
İlk yorum yapan siz olun