İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Selma Yılmaz Şiirleri | Evren Misali Hayaller

Selma Yılmaz adlı şaire ait şiirler aşağıdadır:

EVREN MİSALİ HAYALLER

Üflesem içimdeki mahcup kırmızı düşlari
Göğün kanadına taksam yassı çimenleri
Yuvarlansam atmosferin dışına
Bir uçurtmaya koyup hüzünleri
Yollasam bulutların koynuna
Soru işaretlerinden sepet yapıp kendime
Ummanlara katsam benliğimi
Otların yeşiline bürünsem kimi zaman
Kimi zaman göğün laciverdinde takılı kalsam
Tılsımlar serpip her bir köşeye
Üstlerine dilek kurdeleleri bağlasam
Küçük kağıtlardan fosforlu parlak ümitler yapsam
Sonra onları kıpırtılı kadifemsi denizlere yollasam
Hayal gücümü parlak şişelere doldursam
Sonra baş ucuma koysam
Parlak göz bebeklerine geçmişimi gömüp
Faytonla anılarıma seyahate çıksam
Bir selam yollayıp eski tümcelerime
Yaprağın damarlarına gömsem yağmur tanelerini
Sonra ıslansam, ıslansam
Kavurucu çöllerde kurutsam kendimi

Selma YILMAZ

CAM KIRIKLARI VE DOĞA

Cam kırıklarından demet yapardım
Kırmızı sular parmaklarımdan nehre karışırdı
Şişenin yansıyan tarafından siluetimi görürdüm
İrkilirdi korkulu heveslerim
Mor bulutlar tepemden kuş bakışı bakardı yüzüme
Ben başka iklimlere bürünürdüm
Bahçedeki ağaçların çatırtıları içimden duyulurdu
Sonra hepsi kırılıp vurulurdu
Göçmen kuşları avucumdan azat ederdim
Özgürlük onlarda anlam bulurdu
Bazen tökezler yürüyemezdim
Bir elimde kum tepeleri
Uçuşmalarını izlerdim

Selma YILMAZ

YALI

Ağlayan gözlerle ıslatılan çiçekler
Kanayan yürekten damlayarak temizlenen parkeler
Ayrılıkların suratına pat pat vurduğu
Merdiven korkuluklarından sallanan ürpertiler
Yavaş yavaş paslanan umutlardı bunlar
Hayallerin basamaklardan yuvarlanarak düştüğü
Parmakların sessizce duvarlarda gezindiği
Aşk şehitlerinin olduğu bir mezarlıktı
Eskiden mutluydu, küçük aşklar yaşardı.

Selma YILMAZ

DENİZ VE BEN

Gri kumlar üzerinde yürüyorum
Ayaklarım yosunlara takılıyor
Bir tereddüd kemiriyor içimdeki sevinci
Nefretim avaz avaz bağırıyor
Bir rehavetin daveti sanki
Külden bulutların teni
İçimden konuşuyorum sözcüklerim susmuyor
Deli bahaneler hüküm sürüyor dalgaların içinde
Ben denize akıtıyorum göz yaşlarımı
Gözyaşlarım dalgalara karışıyor
Üşüyorum duruyorum yürüyorum
Düşünüyorum duruluyorum yoruluyorum
Çakıl taşları parmaklarımı kesiyor
Acımıyor hislerim
Ruhsuzlaşmış duygularım neşelerim
Deniz beni çağırıyor ben denizi
Birlikte dans ediyoruz acı bir melodi eşliğinde
Ve korkmuş su zerreciklerinin içinde.

Selma YILMAZ

MELANKOLİ

Ruhumda esiyorken fırtınalar
Sinesine çekilmiş güçsüz bedenim
Köşeye bağdaş kurup otururken sevdalar
Boğazıma kadar dolarken nefretim
Bir salıncak gıcırtısı duyulurken göklerde
Bir karaltı görülür gerilerde
Ben melankolik bir havayı çekerken ciğerlerime
Gözlerim semadaki maviliği itercesine
İsyan ediyorlar kirpiklerime
Ellerim kucaklarken hüzün gecelerini
Topluyorlar arsız matemleri
Karamsar sözcükler sararken benliğimi
Halat gibi çekercesine içimdeki sevinci
Ben oturup ağlarken apartman diplerinde
Kimse duymaz, duymaz sesimi!..

Selma YILMAZ

ÇOCUKLUK GÜNLERİM

Süslü parantez içlerimi
Komodinimin üzerine koydum
Oyuncak sandığımda saklıydı düşlerim
Ve hep biraz buruktu gülüşlerim
Duvarda asılı yapma bir güneşim vardı
Güneşin ışıldattığı yapma çiçeklerim
Hüzün tohumlarımı sakladım içlerine
Bir iki damla hayal gücüyle büyüttüm hepsini
Kıpkırmızı elma şekerim vardı
Bir de şekere benzemeyen tadı
Hasır bir şapkam asılıydı baş ucumda
Kurdelesi sökülmüş küçük bir tokam
Yarım kalmış cümlelerim vardı benim
Bitmemiş sözlerim
Ve özlemini çektiğim çocukluk günlerim.

Selma YILMAZ

ŞİZOFRENİK VALS

Akasyalar fısıldıyorlar
Aynalar içindeki gölgeme
Bir kıpırtı kımıldanıyor yarılan göklerin arasından
Atlı karıncalar dört nala dönüyorlar çevrelerinde
Bir siluet beliriyor belli belirsiz kıpırtılarda
Bir kelimenin boynu bükük kalıyor öylece
Cümlesini arıyor belki de
Uçurumlar yükselirken bir yanda
Bir yanda dalgalar şizofrenik bunalımda
Uğultular tepelerden kendilerini boşluğa bırakıyorken
Bir ses avazı çıktığı kadar susuyor orada
Ruhlar son valsini yaparken semada
Müzikalin melodileri kulakları yırtmakta!..

Selma YILMAZ

ŞAİRİN HAYALİ

Demli bir çayın buğusu gibi hatıralar uçuyor gökyüzüne
Bahtsız bir sürü dakika gidiyor sessizce
Uzaklarda bir yerlerde fırtınalar kopuyor
Yelkenliler göğüs geriyor o engin denize
Bir lacivert düş doğuyor dağların ardından
Kuş kanatlarını çırpmaktan bihaber
Sessizlik ses çıkarmıyor hiç
Çığlıklar susmakla meşgul
Ellerim semaya açılmış
Bir yağmur damlasını beklemekten bitap
Ağlamaklı bulutlar rüzgar üzgün
Limanlar bomboş
Gemiler küskün
Hayal gücüm gözlerini yere düşürmüş
Gözyaşlarını aramakla derbeder
Şiirler solgun kafiyesiz ve içi bomboş
Küçük bir çocuğun oyuncak sandığı gibi!..

Selma YILMAZ

MUTLULUĞUN TABİRİ

Mutluluk ellerimin arasındaki dalgalı saçlardı
Dağların eteklerinde yankılanan
Ceylanın koşuşturmalarıydı
Oysa ki senin gölgen burnunun ucundaydı
Kalbinin çırpınışları ayaklarının ritminde saklıydı
Dağınık ufuk çizgilerini hak etmiyordu hayal gücümüz
Ya da çürük ağaç kovuğu değildi rüyalarımızın aynası
Karmaşık sebeplerden sonuç çıkarmaktı tek amacımız
Suları ürpertmek değildi!..

Selma YILMAZ

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir