Yazı etiketleri “Dilsiz”

DİLSİZ

Gökdelenin son katındayım.
Hicran yüklü kanatlarında kuşların.
Uçuyorlar.
Bakışımda mazlum bir geyik ürkekliği mevcut.
Atlar tepinmekte garbın afakında.
Eziliyor büsbütün heybetiyle duygularım.
Ben hicran yükünü devraldım kuşlardan!
Ama uçamıyorum,
Bırakmak üzereyken kendimi,
Yaşama sevinciyle kükreyen bir ejderha tutuyor elimden.
Bırakmıyor nefsim.
Bırakmıyor ki şarkın afakında kaybolup gideyim!
Destursuz kelimeler sökün ediyor ağzımdan.
Yutkunamıyorum.
Lokmalar boğazımda büyüdü.
Esiriydim kendimin.
Şakıyan bülbülün gagası olmak düşümdü oysaki benim,
Ama dikenden de korkuyordum.
Kan görünce bayılan, tersine dönen dünyam…
Bala talipmişim, zehri koklamadan.
Öyle dediler.
Restore edilmiş bir antikanın verniğe ihtiyacı gibi muhtaçmışım hakikate.
Kefenini baş üstünde taşıyabilir misin?
Ölmeden intikale mazhar olmak vaki midir?
Anımsadım bunu.
Hayalden ibaretmiş hayatım.
Hayal alıp satılmış bize.
Elimizde naylon faturayla derman ararız.
Tıkandım ve damıtamıyorum özümü.
Kelamımla kıt kanaat harp içinde,
Cephelerde koşturuyorum.
Savaşıyorum benim olmayan kelamlar için.
Paralı bir asker daha şerefliydi,
Paralı hayalperestten…
Nihayet belirsiz ülküm belirginleşti.
Meğer kiralık bir kuklaymışım ben!
Dilim de yok zaten.
Eline ipimi alan sahnelerde oynatmış beni…

Zeynel Abidin Kuşdemir