Kayıp Gül, birkaç yıl önce kaleme alınmış bir kitap ancak benim elime henüz geçtiğimiz hafta ulaştı. Ne yalan söyleyeyim? Yazarı da kitabını da ilk defa duydum.Uluslararası çok satanlara girmiş bir kitabı yeni duymuş olmam benim minik bir ayıbım diye itiraf ediyorum. Kitaba iki ayrı pencereden bakacağım.Çok satanlar penceresinden bakınca minik ayıbım minik hayal kırıklığına dönüştü, dünyada çok satanlar listesine girmiş olması beni şaşırttı ama tatmin etmiş…
Simit Çay Edebiyat Etkinlikleri
Sultanı Öldürmek | Bu kitabı iki boyutta değerlendireceğim dostlar. Romanın karakterlerini ve kurgusunu ayrı, tarihi bölümlerini ayrı. Çünkü roman olarak baktığımda gayet başarılı bulsam da tarihi bölümlerine dokundurmadan geçemeyeceğim. Roman Müştak Serhazin ile başlıyor. Psikojenik füg yani geçici unutkanlık hastalığı olan bir profesör…Yıllar önce delice sevdiği ve yıllardır unutmadığı aklında ve kalbinde her daim koruduğu ancak delice sevgiden delirecek gibi olduğu umutları söndüğü, kendine kızdığı yıllardan sonra…
Sizin ülkenizden yeterince korkmamışsanız, gidip bir korku filmi izleyebilirsiniz. Sinemadan geceye çıktıktan sonra bir süre dehşet her yerdedir. Belki katiller evinizde yatmış sizi bekliyorlardır. Çünkü evinizde bir ışık yanıyordur ve siz ışıkları kapattığınızdan emin olduğunuz için böyle düşünürsünüz. Aynada makyajınızı temizlerken kendi gözlerinizde tuhaf bir bakış görürsünüz. Bu siz değilsinizdir. Bir saat için ele geçirilmişsinizdir ve kimseye güvenmezsiniz; sonra bu duygu yavaş yavaş yok olur.…
KİTABIN DEĞERLENDİRİLMESİ (ÖZLEM KARAPINAR) Sevgili kitap dostu, Bu kez sana bir akıl hastanesinden yazıyorum. Küçük yaşlardan itibaren bir takım güçlüklerle savaşan ve uğradığı her yenilgide içine kapanan, dış dünya ile bağlarını koparan ve sonrasında kendi hapishanesinden kurtulmaya çalışan Deborah’tan bahsedeceğim. Deborah şizofreni teşhisi konulmuş bu sebeple bir akıl hastanesinde tedavi görmekte olan bir genç kız ve hikaye bu hasta aklın karmaşık, kurmaca dünyasından çıkma çabasının…
KİTABIN DEĞERLENDİRİLMESİ (ÖZLEM KARAPINAR) Sevgili kitap dostu; Bu ay seninle paylaşacağım, üzerine sözler söyleyeceğim kitap biyografik roman türünde yazılmış olan “Tanrılaşan Prens Buda”. Biyografik roman türünü her zaman severek okumuşumdur bilhassa bahsi geçen kişi tarihin seyrini değiştirmeyi ve kitleleri arkasından sürüklemeyi başarmışsa… Bu kitabımız da adından anlaşıldığı üzere Budizm‘in kurucusu olan Buda’yı anlatmakta. Dilersen öncelikle kitabın konusunu kısaca anlatayım. Buda’nın asıl ismi Gotama’dır. Esasen Buda…
1. Giriş Orta Türkçenin son dönemini temsil eden, Türkoloji literatüründeki adı Çağatay Türkçesi olarak bilinen yazı dili, Kuzey-Doğu Türkçesinin ikinci döneminin adıdır. En önemli temsilcisi Ali Şir Nevai olarak bilinir. 15. yüzyıldan 20. yüzyıl başlarına kadar devam eden bu yazı dili, edebi bir dil olarak da bir yandan Hakaniye (Karahanlı), diğer yandan Harezm Türkçesi etkisi altında Çağatay ulusundan meydana gelmiştir. Çağatay Türkçesi, Çağatay Dili, Çağatayca…
Fuzûlî, 17. yüzyılda (Kanuni Dönemi’nde) Irak Türkmen coğrafyasında yaşayıp Azerbaycan Türkçesini kullanan divan edebiyatı sanatçısıdır. Fuzûlî’nin şiirleri, dönemine göre sade dili ve lirizmi ile âşıkâne şiir anlayışı içerisinde değerlendirilir. Yazımızın sonunda Fuzûlî’nin önemli şiirlerini bulabilirsiniz. Nitekim Fuzûlî şiirlerinde, döneminin özelliklerine uygun olarak İslam önemli bir esin kaynağıdır. Bu makalede 17. yüzyıl divan şairi Fuzuli’nin edebi kişiliği (maddeler halinde), eserleri, şiirleri ve hayatı hakkında bilgi verilmektedir.…
Bu sene ünlü Türk denizcisi, harita bilimcisi ve coğrafyacısı olan Piri Reis’in bilinen ilk dünya haritasını çizmesinin 500. yıl dönümüdür. 1513 senesinde çizdiği ünlü dünya haritasının sırrı hala tüm dünyada çözülememiştir. Sonuç Kısacası tek bir boyuttan dahi bakılsa hayretler uyandıran Piri Reis’in haritaları içinde birden fazla bakış, birden fazla bilim içermektedir. Bu sebepledir ki, hala harita üzerinde incelemeler yapıldıkça yeni keşifler ortaya çıkmakta ve ünlü…
Ders kitabı incelemesi |Ortaöğretim, öğrencilere daha sonra uzmanlaşacakları bölümün anahtarını sunmakla birlikte onlara belli bir kültürel birikim de kazandırır. Örneğin, lise 1. sınıfta fizik dersi alan ve daha sonra sözel bölümü seçen bir öğrenci her ne kadar fizik problemlerinin çözümünde ileri bir düzeyde olmasa da; fiziğin yaşamla bağlaşımını kurmak bakımından önemli kazanımlar elde eder. Nasıl herkesten fizik sorularını çözmesini bekleyemezsek, liselerimizde öğrenim gören binlerce gencin,…
Dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan doğal bir araçtır. Ayrıca dil, kendine özgü kuralları olan ve ancak kurallar çerçevesinde gelişen canlı bir varlıktır. Kısacası dil, temeli bilinmeyen zamanlarda atılan gizli antlaşmalar düzeni olup seslerden örülmüş toplumsal, sosyal bir kurumdur. Yani dil değişmez bir varlık değildir. Dilin özellikleri aşağıda açıklanmıştır. İçindekiler 1. Dilin özellikleri nelerdir? Dilin birçok özelliği vardır. Muharrem Ergin’e göre dilin en temel özellikleri şunlardır:…
Orta Türkçe, Göktürkçe ve Eski Uygur Türkçesinden sonra gelip Türkçe için genel anlamda Eski Uygurların yerlerini Müslüman Karlukların kurduğu Karahanlılara bırakmasıyla başlayan döneme işaret eder. Bu dönem Anadolu’da gelişen Eski Anadolu Türkçesiyle son bulur. Kutadgu Bilig, Divanu Lügati’t-Türk ve Kısasü’l-Enbiya gibi eserler bu döneme aittir. Orta Türkçe Dönemi’nin kapsamı tartışmalı olmak ile birlikte tarihî Karahanlı Türkçesi, Harezm Türkçesi, tarihî Kıpçak Türkçesi ve Çağatay Türkçesi genellikle…
Edebiyat-tarih ilişkisi, insanı ve insan yaşanmışlığını anlatır. İşte iki alanın birbiriyle en önemli ilişkisi de budur. Yani edebiyat-tarih ilişkisinin merkezinde insan vardır. Dil ve kültür ilişkisinin tamamlayıcısı edebiyat-tarih ilişkisidir. Ayrıca bu ilişki tarih öğretimine katkı sağlar. V. Murat’ın Bağdat Seferi, Şehzade Mustafa’nın öldürülmesi ve II. Dünya Savaşı’nda atom bombası atılması… Bunlar edebiyat-tarih ilişkisinin önemli tanıklarıdır. Kayıkçı Kul Mustafa’nın “Genç Osman Destanı”, Taşlıcalı Yahya’nın “Şehzâde Mustafâ’ya…
Ziya Paşa, Zafernâme ve Harâbât gibi eserlerinin yanında terkib-i bendiyle de ünlü olan Tanzimat Dönemi düalist sanatçısıdır. Sanatçı, Sadaret Mektubî Kaleminde tanıdığı tezkireci Fatin Efendi’den öğrendiği aruz yaşamının sonuna dek şiirlerindeki ahenk unsurunu oluşturmuştur. Nitekim fikren Doğu-Batı çatışmasını yaşayan, eserlerindeyse klasik tarzlardan vazgeçmeyen bir kalemdir. A. Ziya Paşa’nın Edebi Kişiliği Biçimsel olarak, son büyük divân temsilcilerindendir. Ancak düşünce bağlamında yenilikçidir. Nazirecilik geleneğini sürdürmüş; özellikle Bağdatlı Ruhî’ye…
Adlar yalnızca geleneksel değerleri taşıyan bir imgelendirme sistemi değildir. Çocuklara isim verme davranışlarını incelediğimizde, bu tür adların sosyolojik nedenlenmelerden dine kadar geniş bir etki alanı içerisinde olduğunu görürüz. İşte tam da burada adların çocuklar ve veliler açısından farklı anlamlar taşıdıkları gerçeği ortaya çıkar. Çocuklar adlara daha çok varlık evrenindeki anlamlı sözlü ifadeler olarak bakarken bu başkış açısı erişkin bireylerde karmaşıklaşmaktadır. İşte biz bu makalemizde, Balıkesir…
Türk edebiyatında Necip Fazıl ve Nazım Hikmet en çok karılaştırılan ve etrafında ideolojik bir retoriğin inşa edildiği isimlerdir. Necip Fazıl ve Nazım Hikmet, edebî kişilik açısından değerlendirildiğinde Necip Fazıl soyut olanı, Nazım Hikmet ise somut olanı temsil eder. Bu iki şair Türk insanının edebî zevkini de büyük oranda belirlemiştir. Nitekim 2015’te 944 kişi arasında yaptığımız “Sizce Türk Edebiyatındaki En Önemli Şair Kim?” anketinde Necip Fazıl…